
Yeteneksiz Stajyer!
Yeteneksiz Stajyer! (Bora 35 Y., Ankara) Selamlar ben Bora. 35 yaşında, 1.76 boyunda, klasik orta yaşlı yaşımda gösteren biriyim ve bekarım. Kurumsal bir şirkette yaklaşık 10 yıldır aynı pozisyonda çalışıyorum ve departmanımın lideriyim. Günlerim daha çok toplantı, ekip yönetimi ve planlama şeklinde rutin geçiyordu. Ama yaz ayları hariç, yazın şirket politikası gereği bünyemize birçok stajyer alıyorduk. Çoğu ile birebir ilgilenmem gerekiyordu. Bazı stajyerler gerçekten çok yetenekli oluyor ve onları işe alıyoruz. Bazen de kendilerini pek geliştirmeyenler oluyor maalesef, onlarla ise yollarımızı ayırıyoruz. Bu yaz da her zamanki gibi IK departmanı stajyerleri seçmiş ve ekiplere dağıtmıştı. Benim departmanıma 5 stajyer gelmişti, 3’ü erkek, 2’si kadındı. Hepsi de üniversiteden yeni mezunu oldukları için genç enerjik tiplerdi. Aralarında biri vardı ki, meslek etiği nedeniyle asla yan gözle bakmamama rağmen kendisi bakılmayacak gibi değildi. Yeni stajyerlerden Melisa 23 yaşında, taş gibi bir kızdı. Minyon bir tipi vardı, fakat hayatımda öyle bir göt ve memeler görmemiştim. Aşırı dolgun göğüsleri ve koca poposuna rağmen fitliğinden de bir şey kaybetmemişti. Yaklaşık 1.60 boyundaydı ve çok azdırıcı bir bedeni vardı. İlk gün stajerlerle tanıştık, onlara çalışacakları yeri gösterdik ve gerekli ekipmanları verdik. Ertesi gün sabah hepsi gelmişti ve ekip ile ısınmaya çalışıyorlardı. Melisa ise dünkünden daha sexy giyinmişti. Onlara yavaş yavaş ufak ufak işler veriyor, özgüvenlerini yerine getirmeye çalışıyorduk. Ekip lideri ben olduğum için bir sıkıntıları olduğunda yardım ediyordum. Henüz yetenekleri için bir şey söylemek için erkendi, ama aralarında en çok soru soran Melisa’ydı. Masasına gidip yardım ettikçe göğüslerine düşmemek için kendimi zor zaptediyordum… Böyle böyle ilk haftamız geçti ve stajyerle samimiyetimiz artmaya başladı. Zaman geçtikçe kimin meslekle alakalı ne bildiği ortaya çıkıyordu. Melisa çok güzel bir kız olsa da mesleki açıdan kendini maalesef pek geliştirmemişti, diğerlerine göre eksik ve geride kalıyordu… Aradan 2 hafta daha geçtiğinde ben iyiden iyiye Melisa’yı arzulamaya başlamıştım. Fakat konumum gereği bir adım atmıyordum… İlk ayın sonunda stajyerler hakkında rapor vermem gerekiyordu. Melisa’nın durumu ortadaydı, yanıma çekip durumu anlattım, biraz daha çaba göstermesi gerektiğini söyledim. Bu konuşmamdan sonra biraz daha gayret göstermeye çalışmıştı. Ben de ona gerçekten yardımcı olmaya çalışıyordum. Günün sonunda mesai bitimine yakın, laptopunu alıp yanıma geldi ve bir şeyler sordu. Ona, “Mesai bitmek üzere, istersen yarın bakalım?” dedim. Ama Melisa ısrar edip, “Lütfen şimdi bakalım!” dedi. Ofiste bunalmıştım, “İyi o zaman, laptopunu al çıkışta bekle, bir kafeye gidip oturalım!” dedim. Çıkışta arabamla gittik. Bir kafe bulup oturduk, birer kahve ısmarladım ve önce biraz sohbet ettik. Aramızdaki samimiyet oldukça artmıştı. Hiç çekinmeden şu anda bir sevgilisinin olmadığını ve evde tekbaşına yaşadığını falan anlattı. Konumum gereği çok yüz vermemeye çalışıyordum, ama bana iyice sokuluyor, kolunu koluma, bacağını bacağıma yaslıyordu. Sonuçta ben bir erkektim ve uzun süredir kimseyle birlikte olmadığımdan aşırı azıyordum. Saatler boyu iş üzerinde çalıştık, ona çok şey anlattım. Hava kararmış ve vakit geç olmuştu. “Bu günlük bu kadar yeter. Seni evine bırakayım Melisa, yarın devam ederiz!” dedim. Kafeden çıkıp otoparka yürüdük. Arabaya oturur oturmaz ona, “İki hafta sonra patrona rapor vermem gerek, artık evdeki boş zamanlarında da kendini geliştirmelisin, çok az zamanın kaldı!” dedim. Melisa bunu duyunca endişeye kapıldı ve “Bora bey lütfen, bu işe çok ihtiyacım var, bir şeyler yapamaz mıyız?” deyip elini bacağıma koyup okşamaya başladı. Anlık bir şok oldum, ama elini nazikçe tutup bacağımdan uzaklaştırdım ve “Kendini geliştirmekten başka bir çaren yok maalesef!” dedim. Melisa, “Bora bey bu kadar klişe olmayın, her şeyin bir alternatif çaresi vardır!” deyip bir anda elini sikimin üzerine koyup pantolunumun üzerinden okşamaya başladı. “Melisa napıyorsun sen?” deyip uyarsam da, “Lütfen Bora bey, izin verin!” dedi. Kalbim küt küt atıyordu, bir yandan korkuyor, bir yandan da Melisa’yı haftalardır arzuluyordum. Birkaç saniye bocaladım, ama sikim çoktan şahlanmıştı, Melisa da adeta saldırıyordu bana. Sonunda, ne olacaksa olsun diye düşünüp kendimi bıraktım. Melisa yan koltuktan uzanıp fermuarımı indirdi, sikimi çıkardı ve ağzına aldı. Mükemmel bir ustalıkla sakso çekerken ben de saçından tutup sikime bastırıyordum. Bir gören olacak diye de aşırı korkuyordum, ama Melisa hiçbir şeyi umursamadan o güzel etli dudaklarıyla saksoya devam ediyordu. Çok fazla dayanamadım ve ağzına boşaldım. Döllerimi yutup doğruldu. Ağzının kenarındaki dölleri sildikten sonra mahçup bir şekilde, “Lütfen beni yanlış anlama, seni ilk gördüğümden beri arzuluyorum!” dedi. Benim ise dilim tutulmuştu adeta. Sikimi pantolonuma yerleştirip fermuarı çektim. Arabayı çalıştırdım ve evine doğru sürmeye başladım. Yol boyu hiç konuşmadım. Evinin önünde arabadan inerken, “Bir kahve daha içmek ister misin?” diye evine davet etti. Ama ben az önceki olayın şokuyla, “Bu olanları sonra konuşacağız!” diyerek evime döndüm. Ertesi gün işe gittiğimde Melisa’nın bana bakışı değişmiş ve her zaman olduğundan daha sexy giyinmişti. Resmen beni azdırmak için yaptığı belliydi, bir erkeği nasıl avucuna düşüreceğini iyi biliyordu. O gün nerdeyse hiç konuşmayıp iş çıkışı eve döndüm. Ancak içim içimi yiyordu. Konumum gereği stajyerime sakso çektirmem bir riskti, ama olan olmuştu artık ve daha fazlasını istiyordum. Akşam evimde duş alırken Melisa’yı düşünüp 31 çeksem de azgınlığım geçmemişti. Duştan çıkınca dayanamayıp Melisa’ya mesaj attım, “Dünkü kahve teklifin halen geçerliyse gelmek istiyorum!” diye. “Tabii ki, gel bekliyorum!” diye cevap yazınca hemen yola koyuldum. Kapıyı açtığında gördüğüm manzaraya şok olmuştum, Melisa sanki sikiş için hazır bekliyordu. Sadece uzun ve bol bir tişört giymişti, götünü bile zor kapatıyordu tişörtü. İçine de sütyen giymemişti, göğüs uçları belli oluyordu. O an üzerine atlamamak için zor tuttum kendimi. İçeri davet etti, girdim. Melisa, “Dünden beri seni düşünüyorum!” deyip yanağıma bir öpücük kondurdu. Birlikte mutfağa geçtik. “Kahveni nasıl içersin?” diye sorup raftan fincanları almak için uzandı. Tişörtü sıyrılınca götünün yanakları arasına girmiş tangayı gördüğümde delirdim. “Bırak şimdi kahveyi mahveyi!” dedim ve boynundan tutup sertçe mutfak masasına domalttım. Tişörtünü yukarı kaldırdım, bir hışımla tangasını da aşağı sıyırdım. Fermuarımdan sikimi çıkardığım gibi amına girdim. Girmemle çığlık çığlığa inlemeye başladı. İki elimle belinden kavrayıp sertçe sikiyordum amını. Götü acayip güzeldi, o beyaz pürüzsüzlüğü beni bitiriyordu. Melisa sürekli inliyor, “Ahh yavaş Bora, yavaş aşkım!” deyip duruyordu… Buraya gelmeden önce duşta 31 çektiğim için bu sefer daha uzun dayanabildim. Yaklaşık 15 dakika amını sikip sırtına boşaldım. Sikimi Melisa’nın tişörtüne sildim, pantolonuma sokup fermuarımı çektim ve sandalyeye oturdum. Melisa da, “Çok iyiydin aşkım!” deyip yanıma oturdu. Soluklandıktan sonra, “Hadi şimdi kahve yap!” dedim. “Hemen aşkım!” deyip kalkınca götüne bir şaplak attım. Yaptığı kahveleri alıp salona geçtik. Yana yana oturmuş sohbet ediyorduk, onu ne zamandır arzuladığımı anlattım. Kahvelerimizi içtikten sonra Melisa kafasını göğsüme yasladı, ben de masum bir şekilde saçlarını okşuyordum. Bir süre sonra Melisa’nın eli fermuarıma gitti ve sikimi çıkarıp okşamaya başladı. Sonra da, “Tekrar istiyorum ben!” diyerek saksoya geçti. Mesleki olarak biraz yeteneksiz olsa da, Melisa’nın sakso yeteneği süperdi, sikimi kısa sürede kazık gibi yapmıştı. Bu sefer ağırdan almak istiyordum. Melisa’yı kucakladım ve yatak odasına götürdüm. Tişörtünü çıkarıp Melisa’yı çırılçıplak bıraktıktan sonra ben de tamamen soyundum. Önce önümde diz çöktürüp biraz daha sakso çektirdim… Uzun süredir gözüm göğüslerindeydi, efsane doğal göğüsleri vardı. Yatağa yatırıp Melisa’nın önce memelerini elden geçirdim ve yalamaya başladım. Meme uçları dikleşince amına doğru inip yumuldum. Amını yalarken Melisa zevkten inleyip titreyerek orgazm oldu. Şeftali gibi amı tazecikti, sabaha kadar yalayabilirdim, ama aklım halen göğüslerindeydi. Şifonyerin üzerinde bebe yağını görünce uzanıp aldım ve Melisa’nın göğüslerini yağlamaya başladım. Yağın etkisiyle daha da sexy olmuştu. Ardından üzerine çıkıp göğüslerini iki elimle birleştirip sikimi de arasına yerleştirdim. Göğüslerini sikiyordum ve çok zevkliydi… Melisa, “Hadi aşkım, içimde istiyorum!” diye sabırsızlanınca aşağıya kaydım ve bacaklarını omzuma aldım. Yavaşça amına girdim ve sikmeye başladım. Kökledikçe inliyordu. Bir süre bu pozisyonda siktikten sonra yatağa uzandım ve üste çıkmasını istedim. Üzerime çıktı ve sikimi amına yerleştirdi. Hızlı hızlı kalkıp oturdukça koca götünün çarpma sesi duvarları inletiyordu. Üzerimde yorulunca yavaş bir şekilde hem öpüşüp hem de sikiştik. Sonra bacaklarından kavradığım gibi ayağa kalktım ve duvara yaslayıp kucağımda pompalamaya başladım… Yaklaşık bir 10 dakika da öyle siktim. Sonunda boşalacaktım, “Geliyorum!” dedim. “Sakın içime boşalma, korunmuyorum!” deyince yere indirdim. Önüme çömeltip ağzına verdim ve ağzına boşaldım. Sonra yatağa uzandık. Zevkten bulutların üzerinde gibiydim. Ertesi gün haftasonuydu. O gece dinlene dinlene sabaha kadar sikiştik ve birlikte uyuduk… Sabah uyandığımda Melisa’nın göğsümde hayran hayran bana baktığını gördüm. “Günaydın!” deyip bir öpücük kondurdum. Ardından, “Hadi duşa girelim!” deyince Melisa hemen yataktan fırladı. Duşa girdik ve sırılsıklam bedenine dayanamayıp bir posta da duşta siktim. Sonra da kahvaltı yaptık. Melisa’yı her ne kadar sikmiş olsam da iş yerinde biraz performans göstermeliydi ki, üstlerime rapor vermeliydim. Durumu Melisa’ya anlattım ve anlayışla karşıladı. “Hadi birlikte çalışalım!” dedim ve ona hafta sonu boyunca hem mesleki olarak bildiklerimi öğrettim, hem de sikiştik… Pazartesi işbaşı yaptık. Melisa’yla iş yerinde mesafemizi koruyorduk. O hafta Melisa’da mesleki olarak performans artışı vardı, birlikte başladığı stajerleri sollamaya başlamıştı. Haftanın sonunda bileğinin hakkıyla iyi bir performans derecesi alınca kendisine iş teklifi sunuldu. Melisa bunu duyunca havalara uçtu tabii… İşe kabulülün ardından Melisa kutlamak için hafta sonu beni evine davet etti. Bir buket çiçek yaptırıp gittim. Güzel bir sofra hazırlamıştı, romantik bir akşam geçiriyorduk. Bana, “Sen olmasaydın başaramazdım!” deyip teşekkür etse de, bileğinin hakkıyla hak ettiğini söyleyip övüyordum. Yemekten sonra Melisa, “Sana bir sürprizim var!” deyip yatak odasına gitti. Merakla bekledim. Az sonra yatak odasının kapısında dikilip, “Beğendin mi sürprizimi?” diye sordu. Beğenmek ne kelime, büyülenmiştim, sexy bir fantazi iç çamaşır takımı giymişti. “Süpersin!” dediğimde parmağıyla gel-gel işareti yapıp yatak odasına girdi. Hemen yanına gidip her yerini yalamaya başladım… Bana çektiği her zamanki gibi müthiş saksonun ardından yatağa yatırıp misyoner pozisyonda sikmeye başladım. Amına pompaladıkça memeleri dalgalanıyor ve müthiş bir manzara oluşuyordu. Halen böyle bir genç bir çıtırı sikmenin afallaması geçmemişti, çok şanslı olduğumu düşünerek sikiyordum. 10 dakika sonra pozisyon değiştirip Melisa’yı domalttım. Yeniden amına gireceğimde, Melisa, “Asıl sürprizme geçeyim, ne zamandır istiyordum ama hazır hissetmiyordum, götüm de senindir artık!” deyip iki eliyle tutup götünün yanaklarını ayırdı. Melisa’nın o müthiş götünü sikmeyi çok istiyordum. Bebe yağını alıp biraz göt deliğine döktüm ve parmaklarımla deliği genişletmeye başladım. Melisa yine sabırsızlanmıştı, “Yeter, hadi sikini sok!” diyordu. Sikimi de bebe yağıyla kayganlaştırdım. Sikimi göt deliğine dayar dayamaz inlemeye başlamıştı. Yavaş yavaş girmeye başladım daracık götüne. Yarısına kadar girdiğimde Melisa’nın inlemesi değişti, baktım ki ağzına yastığı almış. Durup, “Acıyorsa bırakalım?” dediğimde Melisa ağzından yastığı çekip, “Acıyor, ama durma, devam et!” dedi. Yavaşça kalanını da soktum. Köküne kadar girmiştim. Melisa, “Biraz öyle kal!” deyince köklemiş halde bir süre bekledim… Az sonra Melisa ileri geri salınmaya başlayınca ben de yavaş yavaş sikmeye başladım götünü. Götünün yanaklarına tokatlar atarak hızlanıyordum. Melisa daha da hızlanmamı isteyince iki kolunu da arkadan tutup kendime çekerek sikmeye başladım, sanki at sürüyor gibiydim. Her köklediğimde Melisa’nın böğürür gibi inlemesine ve götünün darlığına fazla dayanamayıp abandığım gibi içine boşaldım ve üzerine yığıldım. Sikim içinde inene kadar bekledim. Müthiş bir zevk almıştım. İçinden çıkıp yana yığıldığımda götünden döller akıyordu… O gece götüne bir posta daha attım ve uyuduk. Sabah uyandığımda yatakta yoktu. Seslendim, mutfaktaymış. Heyecanla yanıma gelip, “Naptın dün böyle bana?” dedi ve gülerek götünü gösterdi. Göt yanaklarında morluklar oluşmuştu. Ben de gülerek, “İmzamı bırakmışım işte!” dedim. Üzerime gelip dudağıma bir öpücük kondurdu ve “Hep böyle sik beni aşkım!” deyip kahvaltının hazır olduğunu söyledi… Melisa artık iş arkadaşım olmuştu. İş yerinde asla belli etmiyoruz, ama iş çıkışı deliler gibi sikişmeye devam ediyoruz. (Bora)
Ayrıca okumak isteyebilirsiniz: Adana Apartı Olan Escort Gülçin