
Sonunda Karıma Açıldım! (4)
Sonunda Karıma Açıldım! (4) (Berat 30 Y., Erzincan) Kemal abinin boşalmadığını anlayan karım hafif doğruldu ve “Kemal abi perişan ettin beni, daha önce hiç böyle olmamıştım!” dedi. Zevk sarhoşluğu içindeydi sevgili karım. Yandaki çekmeceyi işaret edip, “Kemal abi kayganlaştırıcı olacak orda, am suyum yetmiyor senin canavara!” dedi. Kemal abi hızla çekmeceyi açıp eline gelen ilk şişeyi aldı ve “Bu mu?” diye sordu. Ama eline aldığı benim geciktirici spreydi. Karım, “O değil, ama ver!” deyip tamamen doğruldu ve elinden aldığı spreyi koca sikine boylu boyunca sıktı. Kemal abi spreyin verdiği soğukluk hissiyle inledi. Karım omuzlarından kavradığı Kemal abiyi az önce yatakta kendi uzandığı yere doğru itekledi. Benimle sikişirken yatakta insiyatifi her zaman bana bırakan karım, bu kez erkeğini yatakta yönetiyordu. Kemal abi yatakta sırt üstü uzanmış, siki bir kule gibi dikilmiş vaziyette karımı bekliyordu. Karım ise çekmeceden aldığı kayganlaştırıcıyı amına sürüp bir güzel yedirdi amına. Sonra da morarmış damarları belirginleşen siki kayganlaştırıcıyla yağlayıp, sırıtarak, “Sana ceza veriyorum Kemal abi, beni acımasızca siktiğin için!” diyerek uzanıp çekmeceden arada sırada kullandığım (internetten aldığımız ve ‘Penis Halkası’ denilen) zımbırtıyı aldı. Kemal abi merakla, “Ver cezamı gurban olduğum, ne ceza verirsen ver, razıyım!” dedi ve karımın memelerini okşadı sabırsızca. Penis Halkası denilen bu zımbırtı yumuşak silikon malzemeden yapılmıştı, üç tane delikli, bir de ortasında sallanan ip gibi halkası vardı. Karım pis pis sırıtarak önce deliğin birini sikin köküne kadar geçirdi. Sonra da diğer deliklerden özenle taşaklarını geçirdi ve ip gibi olan son halkayla da taşaklarını birbirinden sıkıca ayırdı. Bu zımbırtı hem Penisin daha uzun süre erekte kalmasını ve daha da iri bir hal almasını sağlıyordu. Hem de kan dolaşımını yavaşlattığı için boşalmayı epey bir geciktiriyordu. Tabii sevgili karımın en çok hoşuna giden kısmı dibindeki halkanın üzerinde bulunan titreşimli ve tırtıklı, klitorisini uyaran yeriydi. Tüm bu uğraşının sonunda sevgili karım zevkini katlamak istiyordu anlaşılan. Sonunda bir mızrak gibi dikilen, kızarmış, boydan boya geciktirici spreye ve kayganlaştırıya boğduğu sike bir bakış attı karım. Amına layık bir yarak olduğuna kanaat getirdikten sonra hızla Kemal abinin kucağına tırmandı. Siki bir eliyle sıkıca kavrayıp sulu bir ağızı andıran amının girişine hizaladı ve yavaş yavaş alçalmaya başladı. Müthişti gerçekten, Kemal abinin haşmetli yarağı karımın amında milim milim kayboluyordu ve tamamen karımın kontrolündeydi. Karımın amı az önceki sikişle ne kadar gerilip genişlemiş te olsa, yine sıkı sıkıya sarmıştı siki ve ilk seferdeki kadar olmasa da içine alırken halen zorlanıyordu. Karım birkaç küçük, “Ahh, uhhh!” eşliğinde sonunda canavarın tamamını amının içine aldı ve götünün yanakları taşaklarla birleştiğinde gururla tabessüm etti. Biraz sonra da o kalın sikin üstünde yaylanmaya başladı. Ellerini Kemal abinin geniş göğsüne dayamış vaziyette yavaş hareketlerle götünü indirip kaldırarak amını siktiriyordu. Erkeğinin kalın siki amında bir görünüp bir kayboluyor, her kaybolduğunda karımdan bir inleme sesidir yükseliyor, “Ohhh! Çok güzell! Immmm!” diye mırıldanıyordu. Kemal abi de, “Harikasın gurban olduğum. çok güzel sikişiyorsun yavrum!” diyor, kendini tamamen karımın kontrolüne bırakmış halde, adeta karımın kendini siktirmesini izliyor, karımın memelerini ve götünü okşuyor, karımı daha da zevke getirmeye çabalıyordu. Karım ise koca sikin üzerinde kah yukarı aşağı hareket ediyor, kah yorulunca dibine kadar içine hapsettiği sikin üzerinde ileri geri yapıyor, zevkten kıvranıp inliyordu… Uzunca bir süre bu şekilde devam ettiler. Sonunda iyice yorgun düşen karım kendini Kemal abinin göğsüne bıraktı. Yine derin derin tutkuyla öpüştüler. Kemal abi kollarıyla sıkıca sarıp sabitlediği karıma alttan hızlı hızlı pompalamaya başladığında karımdan yine yüksek iniltiler ve çığlıklar yükselmeye başladı. İkisi de ter içinde sırılsıklam olmuştu, ama karımın hali daha bir perişandı, beyaz teninin her yeri kızarmış ve ter içinde parlıyordu. Alttan yarak amına hızla çarptığında çıkan şakırtılar da odadaki zevk iniltilerine eşlik ediyordu… Karımın şaftı yine iyice kaymış, öpülmekten emilmekten kızarmış dudakları zevkten titriyor, gözleri de o bilindik deryalara dalıyordu. İkinci orgazmına ulaşması an meselesiydi sevgili karımın, “Altına al beni erkeğim, eze eze sik beni, daha sert sik!” diye hırlayıp Kemal abiye gaz verdi. Kemal abi sikini içinden çıkarmadan bir çırpıda karımın arzusunu yerine getirdi, yeniden altına aldığı karımı sikmeye başladı. Biraz sonra da karımın bacaklarını omzuna alarak iki büklüm ettiği karımın amına hırsla girip çıkmaya başlamıştı… Gözlerime inanamıyordum, karımın o narin amcığı perişan bir haldeydi. Kemal abi karımın amına bir piston gibi durmaksızın gidip geliyor, taşaklarını karımın götüne vurduruyordu. Karımın genişlemiş amında seri bir şekilde gidip geliyor, her yüklenişle birlikte karım bir zevk iniltisi veya bir çığlık koparıyor, birbiri ardınca inen yarak darbeleriyle yaylanıyordu… Karım birden titremeye, pelte pelte kasılmaya başladı. Şiddetle kasılıyor, Kemal abinin omuzlarındaki bacaklarının içi seyiriyor, tüm gücüyle erkeğini üzerinden atmaya çalışıyordu. Benimle sikişirken hiç böyle şiddetli bir orgazm yaşamamıştı. Uzun ve oldukça şiddetli bir çığlık kopardı, sanırım tüm apartmanda yankılanmıştı bu çığlığı… Sonunda karım durulur gibi olduğunda Kemal abi de nefes nefese doğruldu ve karımın amından çıktı. Siki halen dimdik duruyordu. Karımın daracık amcığını yarmaktan kızarmış siki ‘Penis Halkası’ sayesinde daha da irileşmiş, damarları belirginleşmişti. Yarı baygın ve zevkten kasılmış karımı izleyerek okşadı bir süre. Adam bir saate yakın süredir hayvanlar gibi sikiyordu sevgili karımı, ama halen boşalmamıştı. Tabii bunda karımın sıktığı geciktirici sprey ve o taktığı Penis Halkasının da payı büyüktü sanırım, yoksa karımın daracık amcığına bu kadar uzun süre dayanması imkansızdı. Kemal abi tekrardan karımın bacak arasına yaklaştı. Ben yine altına alıp sikecek diye beklerken o birden karımın amına yumuldu. İştahla amını yalıyordu yine. Karım da yeniden bir zevk dalgasının içine girmiş, iki eliyle kafasını amına bastırıyordu. Biraz sonra Kemal abi karımı yüz üstü çevirdi ve iki eliyle sıkıca ayırdığı götünün yanakları arasındaki minik pembe bir düğme gibi duran göt deliğini yalamaya başladı. Sonra da kaydırıcı döküp kalın parmağı ile minik deliği zorlamaya başladı. Off, inanamıyordum, anlaşılan Kemal abi karımın götünü de sikmek istiyordu. Daha önce birkaç kere denemiştik, ama götünün darlığı ve karımın hissettiği acı buna engel olmuştu. Zaten benim sikim de bir süre götüne zorlamadan sonra sertliğini kaybediyordu. Kemal abinin niyetini anlayan karım endişelenmişti, biraz dil döktü Kemal abiyi vazgeçirmek için, ama Kemal abi hiç oralı bile olmadı. Sonunda ikinci parmağını da sokarak karımın göt deliğini genişletti. Karım beklediği kadar acımadığını hissedince akışına bıraktı kendini ve sadece, “Aman abi, ilk defa olacak, çok korkuyorum, canımı acıtma!” diye endişesini dile getirdi. Kemal abi de, “Yok gurban olduğum, hiç canını yakar mıyım, gorkma yavrum, bu işin uzmanıyım ben!” diyerek karımı rahatlamaya çalıştı. Sonra karımın götüne bir şaplak attı ve “Sen harika bir kadınsın yavrum!” deyip göt yanaklarını öptü. Karımı kısa sürede moda sokmuştu Kemal abi, yaptığı iltifatlar ile götünü siktirmeye çok çabuk ikna etmişti. Kadından anlıyordu Kemal abi. Ben olsam saatlerce dil dökmem, hediyeler almam gerekirdi. Nasıl sikeceğini merak ediyordum ki, yatağın üstüne çıkıp ayakta durdu. Karım domalmış vaziyette bacaklarının arasında kalmıştı, sanki karımı bir at gibi kullanıp üstüne oturacak gibiydi. Sikinin başına kaydırıcıdan sürdü önce, sonra karımın götünün üzerine gelecek şekilde yavaş yavaşça çömeldi. Karım kalın siki götünün deliğine değdiğini hissettiğinde, “Yavaş ol abi, canımı yakma!” diyerek kaygısını yineledi. Kemal abi, “Tamam gurban, korkma!” dedikten sonra dibinden kavradığı sikini özenle genişlettiği göt deliğine bastırmaya başladı. Karım sürekli, “Yavaş yap!” diye uyarırken Kemal abi ses etmeyip ayaklarını biraz daha açıp çömelmeye devam etti. Birkaç yüklenmeyle sonunda karımdan acı bir çığlık yükseldi. Kemal abi de derin bir, “Oohhhh!” çekerek karşılık verdi buna. Anlaşılan koca sikin başı karımın götüne girmişti. Kemal abi sol eliyle karımın göt yanağını sıkıca kavramış dengesini sağlıyor, sağ eliyle de kökünden tuttuğu sikini karımın götüne sokuyordu… Biraz daha öne doğru eğilince o müthiş manzara net bir şekilde gözümün önündeydi. Kemal abi kalın bir sopayı andıran yarağının neredeyse yarısını minik deliğe sokmayı başarmıştı ve her geçen an biraz daha ilerliyordu. Karımsa acı çığlıklar koparıyordu, ama beklediğim kadar tepki vermemişti doğrusu, halen uysal bir dişi gibi erkeğinin altından kaçmadan duruyordu… Kemal abi milim milim ilerleyerek yarağını sonunda dibine kadar geçirmişti karımın götüne. Koca kıllı taşakları karımın açılmış amının üzerine serilip yapıştığında anladım bunu. Kemal abi derin bir, “Ooohhhh!” daha çekti ve bir süre kımıldamadan bekledi. Sonra iki eliyle karımın belini sıkıca kavradı ve sevgili karımın minik götünü yavaşça sikmeye başladı. Sikerken de, “Yavrum benim, daracık götün, offf, bütün gece kocanın yanında kıvırtıp durdun orospu, offf, kocanın sikemediği götünü sikiyorum!” diyordu… Sonra hızlandı. O koca yarak karımın götüne bir makine pistonu gibi girip çıkıyor, dibine kadar girince karımın dizleri ve dirsekleri yatağa batıp çıkıyordu. Kemal abi bir pres makinesi gibi eziyordu karımı. Bir süre sonra karımın attığı acı çığlıklar yerini zevk iniltilerine bırakmıştı bile, “Ohhh Kemal abi, sik götümü, kocama siktirmediğim götümü sik. Ohhhh!” diyordu. Kemal abi de bu sözlerle daha bir gaza geliyor, bütün ağırlığı ile yükleniyor, vahşi bir havyan gibi sikiyordu karımın götünü. Temposunu bir yavaşlatıp bir hızlandırıyordu. Kendini kontrol etmesini çok iyi biliyordu… Ama birşey dikkatimi çekti, Kemal abinin yüzü değişik bir hal almış, öfkeli, hırslı bir hale bürünmüştü. Sanki tüm gece kendisini baştan çıkaran, deli eden karımdan intikam alırcasına yükleniyor, bütün gücüyle pompalıyordu. Bu darbelere bazen acı çığlıklar atarak bazen de zevk feryatları ile karşılık veren karım da iyice perişan olmuştu. Artık Kemal abinin güçlü darbelerine dayanacak hali kalmamış olacak ki, kendini yatağa yüz üstü bıraktı. Tabii Kemal abi de karımla birlikte karımın üzerine bıraktı kendini. Bir süre tek beden olmuş gibi kaldılar. Tek hareket eden şey Kemal abinin kıllı götüydü, halen sikini durmadan karımın götüne sokup çıkarıyor, intikam alırcasına sikiyordu karımı. Sonra hafif doğruldu ve karımın dizlerini büküp götünü yeniden havaya dikmesini sağladı. Yeniden karımın götüne girip sikmeye devam etti. Karımın göt deliğinden osuruk benzeri sesler gelmeye başlamıştı. İlk defa bu kadar açılıp genişlediğinden olsa gerek içine dolan hava bu seslere sebep oluyordu sanırım. İkisinin iniltilerinin arasında bu ‘Zort zort!’ sesleri yatak odamıza değişik bir atmosfer katıyordu… Bir süre sonra ikisi de yorulmuştu, ama özellikle karımın dayanacak hali kalmamıştı artık. Kemal abi de zirveye yaklaşıyordu sanırım ve hiç yorulmamış gibi karımın götünü sikmeye devam ediyordu. Karımın üzerine iyice eğilmiş, iki büklüm bir haldeydi. Siki karımın götüne dibine kadar girip çıkıyor, taşakları da karımın amına birbiri ardınca çarpıyordu… Evin içinde yankılanan inilti ve şakırtılar sırasında birden dış kapının zili duyuldu. Kemal abi zilin sesiyle birlikte elektriği kesilmiş bir makine gibi birden durdu. Telaşlanmıştı, gelenin ben olduğumu düşünüyor olmalıydı. Karımsa ona nazaran daha rahattı, ama bu saatte gelenin olması tam da yaşadığı yüksek hazzın ortasında onu da huzursuz ve tedirgin etmişti. Doğrusu ben de tedirgin olmuştum, hemen karanlık olan mutfağa kaçtım. Kapının zili halen ısrarla çalıyordu. Ben açamazdım kapıyı, foyamız ortaya çıkardı, zaten çırılçıplak vaziyetteydim. Az sonra yatak odası kapısının kapandığını duydum. Karanlık mutfaka pusup beklemeye başladım. Koridorun ışığı yandı, sonra karım geldi koridora. Tam da mutfağın önünde durup başındaki bonesini düzeltmeye çalıştı. Karım dağılmış vaziyette yürümeye bile dermanı kalmamış halde kapıyı açmaya gidecekti. Üzerinde sadece götünü zor kapatan şeffaf bir gecelik vardı. Anlaşılan aceleyle eline ilk gelen şeyi üzerine geçirip çıkmıştı, külotsuz ve sütyensiz. Kızarmış ve terden sırılsıklam olmuş teni, dağınık rujlu dudakları, akmış rimeliyle perişan bir vaziyetteydi. Baldırlarının iç tarafından dizlerine doğru süzülmeye başlamış zevk sıvıları da bütün dikkatleri orasına çekiyordu. Emilmekten kızarmış boynu ve göğüslerinin çatalına kadar açıkta kalan hali ile sevgili karımı orda yatırıp sikmek için yanıp tutuştum. Karımı o halde hangi erkek görse sikmek isterdi. Kalkmış sikimle sindiğim karanlık mutfaktan karımın kapıya doğru süzülüşünü izledim. Kemal abinin yatak odamızdan çıkmayışından cesaret alıp mutfağın kapısına yaklaştım ve koridora baktım. Karım kapıya ulaşıp delikten baktı ve rahatlamış bir halde yavaşça kapıyı aralayıp kafasını uzattı ve “Buyur Servet?” dedi. Gelenin bizim kapıcı olduğunu anladığımda içim ferahladı. Kapıcımız Servet biraz saf, köylü bir delikanlıydı. Sanırım karımı dağılmış vaziyette gören oğlanın bir an nutku tutuldu, hemen konuşamadı. Sonra da, “Şe… şey… ses… çok… ses geliyormuş da, komşular ra… rahatsız olmuş!” dedi kekeleyerek. Karım hiç umursamadan, “Dizi izliyorum da, sesi biraz fazla açmışım herhalde, hemen kısarım!” dedi. Karım tam kapıyı kapatıyordu ki, oğlan, “Çöp… çöpü çıkarmamışsınız bugün!” dedi. O ana kadar sadece aralık bıraktığı kapıdan çıplak boynunu ve başını gösteren karım, cilveli bir tonda, “Tamam canım, getireyim hemen!” deyip kapıyı tamamen açınca ben hemen geri mutfağa girdim. Anlaşılan sevgili karım çöpü almak için mutfağa gelirken oğlana da unutamayacağı bir manzara sunmak istiyordu. Fantazide geldiğimiz nokta inanılmazdı. Sevgili karım üzerinde sadece şeffaf bir gecelikle kapıcıya şov yapıyor, bunu yaparken de yatak odamızda kendisini saatlerdir amından ve götünden siken Kemal abi bekliyordu! Karım mutfağa gelip ışığı açınca beni gördü, çırılçıplak vaziyette inik sikimle karşısında duruyordum. Karım sinsi bir gülümsemeyle, “Kapıcı! Çöpü çıkarmayı unutmuşum!” diye fısıldayıp tezgahın altındaki çöpe yöneldi. Ben de fısıltıyla, “Karıcığım, saatlerdir insan azmanıyla sikişmen azgınlığını geçirmeye yetmedi mi de kapıcıya da göstermedik yerini bırakmıyorsun. Ona da mı vermeyi düşünüyorsun yoksa?” dedim. Değiştirdiği çöp poşetini alıp doğruldu karım ve gülümseyip, “Gariban şimdilik biraz sevinsin ve 31 çekmekle yetinsin!” dedi. Boştaki eliyle inik sikimi avuçlamıştı bunu kulağıma fısıldarken. Off, inanılmaz bir hızla sikim kalkmıştı, biraz daha uğraşsa oracıkta boşalacaktım. Ama beni o halde bırakıp ışığı kapattı ve tüm ihtişamıyla bir kuğu gibi koridora süzülerek oğlana çöp poşetini vermeye gitti. Kapıcı, “Ba.. başka… ihtiyaç… falan var mı… abla?” diye sorunca, karım yine cilveli bir tonda, “Şimdilik yok canım, merak etme ihtiyacım olursa seni ararım!” dedi. Az sonra dış kapının kapanış sesini duydum. Hemen ardından da yatak odasının kapısı açıldı. Kemal abi hızlı adımlarla soluğu koridorda karımın yanında aldı. Fısıltıyla birşeyler konuşuyorlar, arada karımın gülüşlerini duyuyordum. Duyamıyordum, ama herhalde karım gelenin kapıcı olduğunu falan anlatıyordu. Biraz sonra sarmaş dolaş mutfağa girip ışığı yaktıklarında ben karşılarında çırılçıplak ve şok olmuş halde dondum kaldım! Ben donup kalmıştım, ama Kemal abi babacan tavrıyla minnettar bir biçimde geldi sarıldı bana. Karımı kendisine sunduğum için teşekkür ediyor, ne kadar mutlu olduğunu anlatıyordu. Meğerse Kemal abi inleme sesimi duymuş ve kapıdan onları izlediğimi de görmüş ama çaktırmamış. Az önce de koridorda karımla (fısıldaşırlarken) beni konuşuyorlarmış. Karım benim mutfakta saklandığımı söylemiş, Kemal abi beni bu ızdıraptan kurtarmak istemiş. Bunları öğrenince ben de olayın şokunu atlatmıştım ve Kemal abiye, teşekkür etmesine gerek olmadığını, lafının bile olmayacağını, karıma ondan daha iyisini bulamayacağımı, onları izlerken bunu çok iyi anladığımı söyledim… İki erkeğin bu dostane tavrından oldukça memnun olan karım aynı zamanda yarım kalan zevkinin de peşindeydi. Ortamıza geçmiş, sırayla bizi öpücüklere boğuyordu. Karım siklerimizi de okşamaya başlayınca bütün dikkatlerimiz istediği gibi kendisine yöneldi. Açılan sabahlığın önüne eğilmiştik, bir memesini ben, diğerini Kemal abi öpüp okşuyor yoğuruyorduk… Mutfakta dikilirken biraz karımın memeleriyle ilgilendik. Kemal abi doğruldu ve şehvetli bir öpücük kondurdu karımın kızarmış dudaklarına. Sonra da gülerek, “Gençler, ben TIR’cı adamım, yükümü boşaltmam lazım, yoksa rahat edemem!” deyip eski sertliğini kazanmış sikini tutup gösterdi. Yakından bakınca sanki mümkünmüş gibi daha da iri duruyordu siki. Kabarmış damarları ve şapkayı andıran morarmış başıyla ve benim kalkık haliyle bile yarısına ulaşamadığım boyutuyla adeta gerçek yarak böyle olur diyordu. Ben de karımın memesini son bir kez daha öpüp doğruldum ve Kemal abiye karımın sikilmekten kızarmış amının dudaklarını ayırıp göstererek, espirili bir şekilde, “Buyur kemal abi, hangarın kapıları ağzına kadar açık, bütün yükünü boşalt!” dedim. Kemal abi de pis pis sırıttı ve “Sağol gurban sağol, merak etme hangarı ağzına kadar dolduracağım!” deyip sıkıca kucakladığı karımı doğruca yatak odasına götürdü. Tabii ben de arkalarından gittim. Sırt üstü yatağa bıraktığı karımın hemen bacaklarının arasında yerini aldı ve amına yarağını bir çırpıda yerleştirip sikmeye başladı. Ben de yatağın ucuna oturdum, bir piston gibi sikinin giriş çıkışları izlemeye başladım. O kadar sert vurduruyordu ki Kemal abi, karım bağırmamaya özen gösterdiği halde arada yine tek tük çığlıklar kaçıyordu ağzından. Kemal abi bir süre sonra doğruldu ve “Boşalacağım gurban…” dedi, ter içinde kalmıştı yine, elini Penis Halkasına atıp, “Ama şu zamazingo var ya, sanki bütün döllerimi sikimin kökünde tutuyor, göndermiyor bu namussuz!” diye söylenip çıkarıp attı. Karımı da çekip yatağın üzerinde domalttı. Sanırım Kemal abi bu pozisyondan çok aşırı zevk alıyordu. Domalmış karımın amına arkadan tekrar köklediğinde karımdan derin bir zevk iniltisi çıktı. Karım dört ayak üzerine yayılmıştı. Zevkle inlediğini görebiliyordum, kafasını geri çevirmiş, koca yarağıyla amına girip çıkan sikicisine bakıyordu. Karımın büyük göğüsleri ileri geri sallanan iki top gibiydi. Bu pozisyonda Kemal abinin karıma bindirmeleri oldukça güçlüydü ve o kalınlığını ezbere bildiğim yarağıyla karımın amına pompalarken kürek gibi elleri de karımın ince belini sıkıca tutuyordu. Her ikisinin bedeninde de net bir ter parlaklığı vardı… Yatağımızın kenarına oturmuş onları izlerken beynimde dönüp duran duyguların kokteyli eziciydi. Erotizm, utanç, tahrik, heyecan, alçalma, küçülme, ne ararsan vardı. Ama hepsine hakim olan şey korkunç bir cinsel uyarılmaydı. Sikimi okşarken yaşadığım şehveti her zerreme kadar hissediyordum. Ancak fiziksel provokasyon olmadan bile patlamaya yakın olduğum için artık sikime dokunmayı bıraktım, onlarla birlikte boşalmak istiyordum. Karımı daha önce hiç böyle görmemiştim, daha önce hiç böyle şehvetle inlediğini duymamıştım. Zevk iniltileri inanılmazdı, çarşafı yırtarcasına kavramış, sürekli inliyordu. Kemal abi amına her köklediğinde karım çığlık atmamak için kendisini zor tutuyordu. Sanırım kapıcının gelip komşuların sesten rahatsız olduğunu söylemiş olması karımın çığlık atmasını engelliyordu. Kemal abinin o anda, karımın amının hiç ulaşamadığım noktalarına, benim hiç yapamadığım kadar daldığını biliyordum. Karımın da en yüksek seviyede uyarıldığını, içindeki vahşi hayvanı serbest bırakma zevkine ulaştığını biliyordum. Kemal abi karımın üzerine doğru eğilip memelerini tutarak sikerken, karımın tüm bedenini Şiş’e geçirir gibi kendine çekiyordu. Kemal abi, “Sikimi seviyor musun yavrum?” deyince, karım, “Evet, seviyorum. Senin koca sikini çok seviyorum. Sik beni aşkım. Ohhhh!” deyip inleyerek yanıtladı… Yavaşladı sonra Kemal abi, sonra da sikini amından çıkardı. Karımı belinden çekip tekrar sırt üstü yatırdı. Karımın amı sırılsıklam görünüyordu. Kemal abinin siki ise karımın amından fışkıran gerçek dışı miktardaki zevk suyuyla kaplanmıştı. Sikinin gövdesi boyunca bembeyaz bir köpük görüntüsü vardı. Karımın bana bu kadar kadınlık özünü verdiğini daha önce hiç görmemiştim. Bundan aldığı zevkin derecesini anlayabiliyordum. Kemal abi eğildi ve misyoner pozisyonunda yatan karımın önce memelerini, sonra da dudaklarını öptü. Sonra da kazık gibi sikini yeniden karımın amına hizalayıp yavaşça içine itti. Kalın sikinin gövdesinin karımın amcığını ikiye yarmasıyla büyülenmiş vaziyetteydim. Kemal abiye karşı bir hayranlık uyandı içimde. Siki amına girerken karımın terden sırılsıklam olmuş göt yanaklarını bile esnetiyordu. Karımın am dudakları kalın sikin gövdesini sımsıkı sarmış vaziyetteydi. Dibini bulduğunda karım yüksek sesle inledi ve bacaklarını kaldırdı. Güzel ayakları havada kasıldı. Amına pompalamaya başladığında karımın narin ayak parmaklarının kıvrılışını izledim. Büyük kıllı taşakları karımın göt deliğine tokat atmaya başlayınca karım da kollarını Kemal abinin boynuna sardı, kendine çekip sarıldıkça göğüsleri birbirine yapıştı. Karımın iri memeleri adamın geniş göğsünde eziliyordu. Resmen transa girmiş gibiydiler, hırsla çiftleşen hayvanlar gibiydiler ve artık iyiden iyiye kendilerini kaybetmişlerdi. Peş peşe inlemeler ve filtresiz sözcükler dökülüyordu dudaklarından. Karım, “Yarağını seviyorum Kemal! Sik beni! O koca yarağınla sik beni! Ohhhh!” deyip durmaksızın inliyordu. Sarhoş edici, gerçek üstü inlemelerdi bunlar. Kemal abi de, “Ben de senin bu sıkı amcığını çok seviyorum gurban olduğum. Kadınım, sen dünyadaki en güzel karısın. Kocan sikemiyor seni yavrum. Benim gibi sikemiyor. Senin hak ettiğin gibi sikemiyor seni. Doyuramıyor seni!” deyip ayı gibi homurdanıyordu. Bütün bunlara yatağın bitmek bilmeyen gıcırtısı eklenince, bellerinde güçlü bir şeye, çok yoğun bir orgazmın demlenmesine yol açıyordu. Karımın, “Sik beni Kemal! Oh! Oh! Oh! Yine geliyorum erkeğim. Ben, ben… Ben yine geliyorummm! Ohhhhh!” deyip inlemesi vahşi bir hayvan gibi ilkel idi. Bacakları adamın belinin etrafına sarılmış, ayak parmakları kıvrılmış ve aşağı doğru kilitlenmiş gibiydi. Az önce yarım yamalak taktığı bonesi şimdi tamamen kaymış, saçları dağılmış, yüzü gerilmiş, pembelesmiş teniyle karıma olanı görebiliyordum. Hayatının en güçlü orgazmı karımın bedenini sarıyordu. Vücudu hiç olmadığı kadar gerilmiş vaziyetteydi, kesintisiz süren acımasız yarak darbelerine artık tepki veremez olmuştu. Gözleri kayıyor, bütün vücudu titriyor, amı içine girip çıkan yarağı hapsetmeye çalışıyordu. Sonunda karım sarsıntılarla patladı, sıkıca sardığı Kemal abinin içinde hareket etmesini imkansız hale getirdi. Yine o çok iyi bildiğim ve daha önce defalarca yaşadığım şeyi yaptığına emindim. İçine sıkı sıkıya sardığı yarağın o değerli özünü almak için amının kaslarıyla bir vantuz gibi sağıyordu. Freni boşalmış kamyon gibi olan Kemal abi de bu duruma daha fazla dayanamadı ve “Geliyorummm, içine akıtıyorum, oooaaahhh!” diye homurdanarak son bir yüklenişle yarağının her santimini elektrik çarpmış gibi kasılan karımın amına gömdü. Sonra da kıllı götü kasılarak boşalmaya başladı… Sıkıca sardığı karımın üzerine kendini tamamen bırakmış ve karımın zirvesine o da katılmıştı. Kemal abinin kıllı büyük taşakları ve götü kasılıyor, karımın istekli amına olması gerektiği kadar büyük bir tohum yükü boşaltıyordu. Karım halen deli gibi titiriyor, kasılıyordu. Kemal abi homurtular çıkararak ittire kaktıra uzun uzun boşaldı. Ben de onlarla beraber boşalmıştım ve o rahatlamayla gözlerim kaymış, zevkten bayılacak gibi olmuştum. Kemal abinin, “Belimi ovala yiğenim, kıyıda köşede kalanları da yıkıvereyim!” komutuyla kendime geldim. Kalktım ve arkasına geçip son döl damlalarını da karımın amına akıtabilmesi için belini uzun uzun ovdum. Ben ovdukça Kemal abi rahatladı, aldığı zevkle tatlı tatlı mırıldandı. O sırada karımın amında gevşeyen koca yarağın etrafından da döller sızıp çarşafa damlamaya başlamıştı. Sonunda Kemal abi derin bir, “Ohhhhh!” çekip karımın amından çıktı ve yana devrildi. Yarağı, boşalmış ve şimdi yumuşamış olmasına rağmen halen ihtişamlı görünüyordu. Karım ise ağır ağır nefes alıyordu. Am dudaklarının halen titrediğini, bacaklarının halen kasıldığını görebiliyordum. Karım elini Kemal abinin karnına koydu ve yorgun, doymuş bir vaziyette gülümseyip, “Kemal abi senin koca sikin bitiriyor beni. Doyamıyorum senin sikine!” dedi. Elini Kemal abinin karınından sikine indirdi ve dinlenirlerken sikinin gövdesini parmaklarıyla, nazikçe ve minnetle okşadı. Kemal abi de karımı nazikçe göğsüne yatırdı. Yorgun ve uykuya dalmak üzerelerdi. Bense halen yaşadığım bu şehvet dolu gecenin etkisindeydim. Gözlerim karımın perişan olmuş amına kaydı, şişmiş ve Badem büyüklüğüne ulaşmış klitorisi dikkatimi çekti. Amından da Kemal abinin dölleri süzülüp çarşafa akıyordu. Yakından görmek için karımın amına eğildiğimde o kesif koku burnuma geldi. Şehvetin kokusuydu benim için bu koku. Karımın amının o baş döndürücü güzel kokusuna şimdi Kemal abinin değişik ve keskin kokusu da karışmıştı. Dayanamayıp karımın klitorisine bir öpücük kondurdum. Bu öpücükle irkilen karım başını erkeğinin göğsünden kaldırıp bana minnetle gülümsedi ve adeta bana (Devam et!) dercesine elini uzatıp başımı okşadı. Aldığım bu onayla birlikte dudaklarımı karımın klitorisine yapıştırıp emmeye başladım… Karımın klitorisini uzun uzun emdim. Karımın başımı aşağıya doğru bastırmasıyla dilimi amına sokup yalamaya başladım. Kendimi öyle kaptırmıştım ki, adeta içindeki dölleri dilimle çekip çıkartmaya çalışıyordum. Karım ise kedi gibi mırıldanıyor ve geriniyordu. Bana son bir kez gülümseyen karım başını, çoktan kendinden geçmiş derin bir uykuya dalmış Kemal abinin göğsüne koyup mutlu bir yüz ifadesiyle uykuya daldı. Bir süre daha yalayıp sonunda ben de uykuya yenik düştüm ve karımın amının yanında mutlu bir uykuya daldım… Sabah yatağımızın zangır zangır sallanmasına uyandım. Kemal abi uyanır uyanmaz soluğu karımın üzerinde almıştı. Ben kalktım, duşumu aldım. Giyinip işe giderken pozisyon değiştirmişlerdi. Karım ata binmiş bir Jokey gibi yaylandığı koca sikin üzerinden inmeden bana el sallayıp işe uğurladı beni… O günün akşamında ve ertesi gün de böyle devam etti. Yatak odamızdan hayati ihtiyaçlar dışında ne karım çıktı, ne de Kemal abiyi çıkardı. Öyle ki yemekleri bile ben yaptım, karım o sırada Kemal abinin iliğini kemiğini kurutmakla meşguldü. TIR’ın tamiratı üç günde halloldu, ama misafirperver karım Kemal abiyi işinin izin verdiği bir hafta boyunca hiçbir yere bırakmadı. Tabii ben de bu seks dolu günlerden payıma düşeni aldım. Bazen karımın genişlemiş ve içi döllerle dolu amını ve götünü siktim. Birkaç kere de Kemal abiyle birlikte karımı tost yaptık. Karım Kemal abiyi uğurlarkan, yolu bizim memlekte her düştüğünde bize uğrama sözü almayı da unutmadı! (Berat) Sonunda Karıma Açıldım! (1) Sonunda Karıma Açıldım! (2) Sonunda Karıma Açıldım! (3) Sonunda Karıma Açıldım! (4) ✔
Ayrıca okumak isteyebilirsiniz: Adana Ateşli escort bayan Mısra